.............................NÖBETÇİ VERGİ MAHKEMESİ SAYIN BAŞKANLIĞI'NA
MÜRAFAA VE YÜRÜTMEYİ DURDURMA İSTEMLİDİR
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
KONU : Davalı ................. İdare tarafından, müvekkil davacı ......................... gönderlen , ......../......../2017 tebliğ tarihli, ............TL meblağlı amme alacakları için ödeme emrinin iptali ve davalı idarenin savunması alınmadan yürütmenin durdurulması istemi.
AÇIKLAMALAR :
1.- Ekli vekaletname gereğince Davacı ............................ Vekili bulunmaktayız. Davalı ............... idare tarafından, müvekkil davacı .........................'a ................................TL meblağlı ödeme emri gönderilmiş, söz konusu amme alacaklarına ilişkin ödeme emri müvekkile ............/....../2017 tarihinde tebliğ edilmiştir. (EK: 1- Ödeme emri ) Davalı idare tarafından müvekkil ......................'a gönderilen ödeme emrine ilişkin borca 7 günlük itiraz süresi içerisinde itiraz ederiz. Ödeme emrinin müvekkil adına düzenlenmesi yasaya ve hukuk hükümlerine aykırı olup iptali gerekmektedir. Şöyle ki;
2.- Davalı idareye müvekkilin borcu bulunmamaktadır. Ödeme emrinde bahsi geçen borç müvekkilin ödemesi gereken bir borç değildir. Davalı idarenin göndermiş olduğu ödeme emrinde taraf sıfatı bulunmamaktadır. Davacı Müvekkil.........................., asıl amme borçlusu olduğunu düşündüğümüz ve asıl amme borçlusu adına beyanda bulunmak anlamına gelmemek şartıyla ............................................... TİC. LTD. ŞTİ'nin ortağıdır. Davalı idarenin iş bu amme alacağının tahsili için şirket tüzel kişiliğine karşı her hangi bir takip başlatmışmıdır belli değildir. İdarece takip yapılmış olsa bile takibin neticesinde malvarlığı araştırması sonuçsuz kalıp kalmadığı belli olmadan İdarenin direk müvekkilime ödeme emri göndermesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle husumet itirazında bulunuyoruz, taraf sıfatı yokluğundan ve müvekkilinde böyle bir borcu olmadığından, öncelikle esas hakkında bir hüküm verilinceye kadar yürütmenin durdurularak sonuçta ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep ediyoruz.
3.- Şirket ortağı olan müvekkilimin iş bu ilan ve reklam vergisi borcundan dolayı sorumluluğu bulunmamaktadır. Esasen idare tarafından müvekkil ........................'a gönderilen Ödeme emrinden ilan ve reklam vergisi borçlusunun kim olduğu da net bir şekilde anlaşılamamaktadır. Eğer ödeme emri müvekkile gönderildiyse zaten yukarıda bahsedildiği üzere Davalı idare tarafından iş bu amme alacağının tahsili için şirket tüzel kişiliğine karşı her hangi bir takip başlatmadığından veya idarece takip yapılmış olsa bile takibin neticesinde mal varlığı araştırması sonuçsuz kalıp kalmadığı belli olmadan İdarenin direk müvekkilime ödeme emri göndermesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle cezaların şahsiliği ilkesi uyarınca, vergi borcunun sahibi tüzel kişi olması durumunda vergi borcunun muhatabı da tüzel kişi olacağında şüphe bulunmamaktadır.
4.- Eğer ödeme emri müvekkile değilde, şirket tüzel kişiliğine gönderildiyse, borcu kabul ve tüzel kişi şirket adına beyanda bulunmak anlamına gelmemek kaydıyla, söz konusu ödeme emrine konu ilan ve reklam vergisi borcu şirket tüzel kişiliğine kesilen bir vergi borcudur. Bu durumda zaten müvekkil ödeme emrinin ve dayanak vergi borcunun tarafı ve muhatabı olmamaktadır.
5.- 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun “ödeme emri” başlıklı 55. maddesinde, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere, 7 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı düzenlenmiş, “ödeme emrine itiraz” başlıklı 58. maddesinde ise, kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zaman aşımına uğradığı hususlarında yedi gün içinde dava açabileceğine, mükerrer 35. maddesinde de tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin mal varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacaklarının, kanuni temsilcilerin ve tüzel kişiliği olmayan teşekkülü idare edenlerin şahsi mal varlıklarından bu kanun hükümlerine göre tahsil edileceği hükme bağlanmıştır.
6.- Diğer taraftan; 213 Sayılı Vergi Usul Kanununun 10. maddesinde, “Tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, Vakıflar ve cemaatlar gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin mükellef veya vergi sorumlusu olmaları halinde bunlara düşen ödevler kanuni temsilcileri, tüzel kişiliği olmayan teşekkülleri idare edenler ve varsa bunların temsilcileri tarafından yerine getirilir. Yukarıda yazılı olanların bu ödevleri yerine getirmemeleri yüzünden mükelleflerin veya vergi sorumlularının varlığından tamamen veya kısmen alınmayan vergi ve buna bağlı alacaklar, kanuni ödevleri yerine getirmeyenlerin varlıklarından alınır.” denilmek suretiyle kanuni temsilcilerin sorumluluğu belirtilmiştir.
7.- Yukarıda yer alan mevzuat hükümleri gereğince şirketin ortağı olan davacı müvekkil ...................... hakkında ödeme emri düzenlenmeden önce alacakların tahsiline yönelik olarak şirket adına ödeme emri düzenlenmesi ve amme alacağının şirketin mal varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilememesi veya tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması gerekmektedir
8.- Bu nedenle önce tüzel kişi şirket hakkında usulüne uygun takip başlatılıp takibin kesinleşmesi üzerine bir mal varlığı araştırması yapılıp, amme alacağının şirketten tahsilinin mümkün olup olmadığı hususu açıkça ortaya konulmadan davacı müvekkil adına düzenlenen ödeme emirleri hukuka uygun değildir.
9.- 2464 Sayılı Belediye Gelirleri Kanunu Madde 16 – Vergiye tabi ilan ve reklamlarda, ilan ve reklam işinin mükellefçe yapılması halinde ilan veya reklam işinin yapılmasından önce mükellef tarafından, ilan ve reklam işinin bu işi mutad meslek olarak ifa edenler tarafından yapılması halinde ilan ve reklam işini yapanlarca ilan veya reklamın yapıldığı ayı takip eden ayın 20'nci günü akşamına kadar verilecek beyanname üzerine, tarh ve tahakkuk ettirilir. bunların yayınlandığı dağıtıldığı veya teşhir edildiği mahallin belediyesine verilir. Hükmünü içermektedir.
10.- Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda ve davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla Müvekkil davacının ortağı olduğu firmanın ödeme emrindeki dönemlere ilişkin belediyeye verilmiş herhangi bir beyannamesi olmamıştır. İlgili kanuna göre açıkça, ilan ve reklam vergisi mükellefin belediyeye vereceği beyanname üzerinden tarh ve tahakkuk ettirilir. Ya da belediyece bu konuda beyanname verilmediyse tespit yatırılarak belgelendirilir. Müvekkil davacının ortağı olduğu firma tarafından o dönemde yayında olan ilan ve reklam panosu bulunmadığı için buna ilişkin beyanname vermemiştir. Bu nedenle ortada usul ve yasalara göre göre tespit edilmiş bir ilan ve reklam vergisi olmadığı gibi kesinleşmiş bir alacak da yoktur. Sırf bu nedenle ödeme emrinin iptali gerekir.
11.- Ayrıca yine davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla; davalı idare ....................... tarafından tahakkuk ettirilen ilan ve reklam vergisinin neye göre hesaplandığı tam olarak anlaşılamamıştır. 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunda ilan ve reklam vergisinin en az ve en çok tutarı Yasanın 15’inci maddesinde yer alan maktu tarifede öngörülmüştür. Ancak davalı belediyenin tahakkuk ettirmiş olduğu vergi miktarı yasada öngörülen maktu tarifeden çok çok yüksek ve fahiştir. Bu nedenle davalı belediyenin ilan ve reklam vergisi için uyguladığı tarifeye de itiraz ediyoruz.
12.- Yine kabul anlamına gelmemek kaydıyla davalı belediyenin ana paraya uyguladığı faizede itiraz ediyoruz. Davalı bu faizi neye göre hesaplamıştır, ne tür bir faiz oranı uygulamıştır belli değildir. Borç tahakkuk ettirilmeden, borçlu mütemerrid duruma düşürülmeden faiz uygulaması yasalara uygun değildir. Bu nedenle davalının ödeme emrinde ana paraya uyguladığı faize, faiz oranına da itiraz ediyor, iptalini talep ediyoruz.
13.- Ayrıca müvekkile bu güne kadar yasal olarak ödeme emri içeriği borçla ilgili her hangi bir bildirim yapılmadığı gibi ihtar da çekilmemiştir. Davacı müvekkile usulüne uygun bir tebligat yapılmadığı gibi bu güne kadar söz konusu ödeme emri içeriği borçtan hiç haberdar olmamıştır. Bu nedenle müvekkile ............./........../2017 tarihinde tebliğ edilen iş bu ödeme emri içeriği borca, faizine ve ferilerine itiraz ederiz. Müvekkil davacının böyle bir borcu bulunmamaktadır.
14.- Yukarıda açıklanan nedenlerle idari işlemin uygulanması halinde müvekkil açısından telafisi güç veya imkansız zararların doğması muhtemel olduğundan, açıkça hukuka aykırı olan idari işlem nedeniyle öncelikle esas hakkında bir hüküm verilinceye kadar davalı idarenin savunması alınmadan yürütmenin durdurulmasına, sonuçta Davalı ........................ İdare ı tarafından, müvekkil davacı .....................'a gönderlen , ....../............./2017 tebliğ tarihli, .......................-TL meblağlı ödeme emrinin iptali ve davalı idarenin savunması alınmadan yürütmenin durdurulmasına karar verilmesini talep ederiz.
HUKUKİ NEDENLER : İYUK, Vergi Kanunu, Danıştay kararları vesair tüm mevzuat
DELİLLER :
1.- Davalı idare tarafından gönderilen iptali istenen ....../......./2017 tebliğ tarihli, .....................-TL meblağlı ödeme emri
2.- Tanık, keşif, bilirkişi, yemin vesair tüm deliller
SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda açıklanan ve sayın mahkemece resen tespit edilecek nedenlerle idari işlemin uygulanması halinde müvekkil açısından telafisi güç veya imkansız zararların doğması muhtemel olduğundan, açıkça hukuka aykırı olan idari işlem nedeniyle öncelikle esas hakkında bir hüküm verilinceye kadar davalı idarenin savunması alınmadan yürütmenin durdurulmasına, yargılamanın mürafaalı yapılarak sonuçta Davalı idare tarafından, müvekkil davacı .............'a gönderilen , .........../.........../2017 tebliğ tarihli, ..................-TL meblağlı ödeme emrinin iptaline karar verilmesini müvekkil adına vekaleten saygılarımızla arz ve talep ederiz.
DAVACI
VEKİLİ
AV. ................................
EKLER :
1.- İptali istenen ödeme emri
2.- Vekaletname sureti
Kapanmış şirketin vergi borcu,
Limited şirket ortaklarının sorumluluğu haciz,
Devrettiğim şirketin vergi borcu 2018,
Limited şirket ortaklarının kamu borçlarından sorumluluğu,
Limited şirket hissesini devreden ortağın borç sorumluluğu,
Limited şirket müdürünün vergi borcundan sorumluluğu,
Şirket ortağının vergi borcundan sorumluluğu zamanaşımı,
Kapanan limited şirketin borçları,
Anonim şirket ortaklarının kamu borçlarından sorumluluğu,
Limited şirketin devrinde borçlardan sorumluluk,
Limited şirket müdürünün borçlardan sorumluluğu,
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder